Sarı kantaron (Hypericum perforatum L.) çok yıllık bir bitki olup, Hypericaceae ailesinin bir üyesidir ve St John's wort olarak da bilinir. Adı Aziz John günü olan 25 Haziran’da başlayan çiçeklenme döneminden gelmektedir. Bu bitki Avrupa, Asya ve Kuzey Afrika’ya özgüdür. Yapraklarındaki yağ bezleri ve çevresindeki dokular fitokimyasal hiperforin içerir. Bitkinin yaprağındaki ve diğer kısımlarındaki koyu renkli bezler, hipresin ve psödohiperisin içerir. Bu temel bileşenlere ilaveten sarı kantaron bitkisi antrakinon türevleri, flavonoidler, tanninler, fenolik bileşikler ve uçucu yağlar gibi kimyasal moleküller içermektedir. Sarı kantaron ekstraktlarının anti-depresan, anti-viral, anti-bakteriyel ve anti-kanser özellikleri bilinmekle birlikte sarı kantaronun yağ ekstraktı halk arasında yaraların, yanıkların, eziklerin ve ülserin tedavisinde sıklıkla kullanılmaktadır. Sarı kantaronun temel bileşeni olan hiperforin keratinosit farklılaşmasını teşvik ederek cildin su kaybını engeller ve böylece kuru ve gerilmiş bir cildin cilt bariyerinin güçlendirir. Ayrıca sarı kantaron antioksidan özelliği ile ciltte anti-aging etki sağlar. Göz çevresindeki kırışıklık ve ince çizgilerin azalmasında yardımcı olur.