Zenginlik nedir? Türk Dil Kurumu varlıklı olma durumu olarak tanımlar. Evet, zihinlerimizde yatlar, katlar, arabalar canlanır. Çünkü böyle büyütüldük. Oysa pandemi bize gerçek zenginliğin sağlık olduğunu öğretti. Bu yazı size başka bir zenginlikten söz edecek: biyolojik zenginlik.
Ülkemiz, konumu, iklimi ve habitat çeşitliliği sayesinde biyolojik açıdan çok yüksek bir zenginliğe sahiptir. Ancak çoğumuz, bu zenginliği maddi değerlerle kıyasladığında önemsiz görebilir. Bu noktada tanıtım eksikliğimiz olduğu açıktır. Sağlıktan devam edelim: Kullandığınız ilaçların çoğu doğal kaynaklardan (mikroorganizmalar, mantarlar, bitkiler, hayvanlar) elde edilir. Bu grupta özellikle bitkiler ön plandadır.
Örneğin, aspirinin hammaddesi salisilik asit söğüt ağacından, kalp ilacı dijitoksin yüksükotundan, atropin ise güzelavrat otundan elde edilir. Ülkemizde yaklaşık 12.000 bitki türü bulunur; bunların 1/3'ü endemiktir, yani sadece bizde yetişir. Bu bitkiler her biri potansiyel bir ilaç hammaddesidir. Bir genin patentinin milyonlarca dolarla ifade edildiği günümüzde bu zenginliğin önemi açıktır.
Bitkiler; barınak, besin, hava temizliği, yağış ve erozyonun önlenmesinde yaşamsal rol oynar. Yerleşik hayata geçişimiz dahi onlarla olan ilişkimize bağlıdır. Sanayileşme insanı doğadan kopardı; beraberinde birçok sorunu getirdi. İnsan, doğaya olan özlemini süs bitkileri, peyzaj ve parklarla gidermeye çalıştı.
Gelişmiş ülkelerde doğayı merak eden çok sayıda amatör bilimci varken, bizler bu zenginliğin içinde yaşadığımız için farkına varmıyoruz. Ancak doğal kaynaklar sonsuz değildir. Yapılması gereken şey basittir: Merak etmek. Beyniniz sizi bilgiye götürecektir. Bir şeyi kaybetmeden önce değerini bilmek gerekir.
Biyolojik zenginliğimizin farkına varmak, korumak ve gelecek kuşaklara taşımak umuduyla.
Prof. Dr. Mesut KIRMACI
Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Botanik Anabilim Dalı
mkirmaci@adu.edu.tr